Can dediğiniz nedir ki!.. Bir nefeslik bi şey!..
Alt tarafı bir nefes, diyerek geçmeyin. Sultanların Sultan'ı , kanunların Kanuni'si bir nefeslik sıhhat devlet sahibi olmaktan daha değerlidir, demişse eğer, varın canın değerini siz düşünün!
Değerli olmasına değerlidir de; üç kuruşluk bir kurşun ya da keskin çelik parçası adamlığı metelik etmeyenin elinde olunca can neylesin!..
İster namus belasında, ister alacak davasına olsun, ben vermiştim sana bu canı, diyerek can alanlardan tutun da kan davası için pusu kuranlardan; fikri uymuyor, diye kan akıtanlardan çıkın.
Adam, yolda yürürken birden kalbi "stop" diyor ve yığıyor koca cüsseyi yere...
Karşıdan karşıya geçerken Adam, tam gaz gelen sarhoş biri söndürüyor canını...
Çatıdan düşen buz piyangosu oradan geçmekte olan bir kadının başına ölüm kuşu olarak konuyor!
Bu gibi örnekleri çoğaltmak mümkün elbet!
Ecel, diyerek geçen de var; kafa yorarak bu tür ölümlerin nedenini ortadan kaldırmak isteyen de...
Bazı memleketler vardır ki, oralarda yaşayanların kitlesel olarak ve yavaş yavaş zehirlenmesi ne yazık ki önlenemiyor!
Bu memleketlerden biri de Erzurum'dur...
Bizim gibi meraklıları belli vakitlerde yükseklere çıkıp mutlaka bakmıştır yaşadığı kente!
Ve mutlaka görmüştür gri bir örtünün şehri gizlediğini.
Akşamla birlikte öyle bir hava çöküyor ki şehrin üzerine, özellikle şehrin merkezinde nefes almak gerçekten zor...
Aldığınız her nefes ciğerlerinizi yakarak, tekrar havaya karışırken sizden de bir şeyler götürdüğünü hissediyor musunuz?
Kış memleketi Erzurum, ayaz şehri, buz şehri!
Ciğerlerin yansa da ısınmak için yakacaksın yakılacak ne varsa!
E, fabrika bacalarına takılan filtrelerden her apartmanın bacasına takacak değilsin ya!
Aslında insan canını, canlının bir nefesini önemseyenler bunu düşünür elbet; ama bunu yapmak da öyle kolay değil!
Bu yüzden ne yerel yönetime, ne de Ankara'daki erke küsemeyiz.
Biliyoruz, canımız eninde sonunda, öyle veya böyle çekip gidecek bizden.
Bizi yaşatan en değerli sevgilimize, "etme, eyleme, gitme canım," diye, kim yalvarmış!
Ama şunu biz değil, Kanuni söylemiş!
"Olmaya cihanda devlet bir nefes sıhhat gibi."
Ciğerlerimizi düşünerek kapalı yerlerde sigarayı yasaklayanlar, ayazda ısınmayı da yasaklayacak değiller ya!
Neyse, sıkalım dişimizi, az kaldı bahara ve temiz havaya!