İYİ Parti milletvekili Naci Cinisli’nin Başkan Sekmen için “haddini bil,” dediği, İYİ Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mahmut Uykusuz’un projelerini anlattığı kahvaltılı basın toplantısındaki izlenimlerimizi ve diğer adayları ve de seçmendeki karşılığını elbet yazacağız.
Bunu daha sonraya bırakarak, başka konulara bakalım.
Bir ozan daha göçtü bu dünyadan.
İdeolojik olarak ister yanında olun,ister karşısında; ister sevin, ister sevmeyin; ama şiirleriyle, sazıyla ve taşlamalarıyla birçok kişinin gönlünde taht kurmuş olan Ozan Arif, her şeyden önce bir sanatçıydı.
En azından bu yüzden saygıyı hak ediyor, diye düşünenlerdenim.
Yani, sevenleri rahmet okusun, sevmeyenleri de sussun!
Sanatçı olmak, her yüreğin harcı değildir.
“Sanat, sanatçısının soyut ya da somut olan tasarılarını; duygu ve düşüncelerini çizgi, renk, biçim, ses, söz ve ritim gibi unsurlarla, hayranlık uyandıracak, özgün ve öznel şekilde ifade etme işidir.”
Övgü de yergi de sanatla yapılınca nelere kadir olduğunu kim inkâr edebilir ki!
Buna aşk da dahil, hüzün de!
Bir Ahmet Kaya örneği vardır!
İdeolojik olarak karşıt görüşte olanların birçoğunun gizliden gizliye hayran olduğu bilinir. Yani sanat ve sanatçı ideolojilerin de çok üzerinde yerini almakta.
Ahmet Kaya’nın “Giderim,” şarkısındaki şu sözler kimi etkilemez acaba!
Kaybetsem bile her şeyi/Bu aşkı yırtar giderim/Sinsice olmaz gidişim/Kapıyı çarpar giderim..
Veya “Yorgun demokrat.”
Bu yolda dönenler oldu/Mum gibi sönenler oldu/Yar göğsüne baş koymadan/Vurulup düşenler oldu..
Ne çok şeyleri hatırlatıyor değil mi?
Hele, büyük usta İlhan Selçuk’un müjganla, yani kirpikleri ile birlikte ağlaştığı şiirini, o “mahur besteyi” Ahmet Kaya’dan dinlemek başka bir duygu değil mi yani!
Mustafa Kemal Atatürk demiş ki;
“Bir millet sanattan ve sanatkârdan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz. Böyle bir millet bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve alil bir kimse gibidir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş olur. “
Bu damarı kopartmamak için, önümüzdeki yerel seçimlerde sanata ve sanatçıya saygı duyan, bu konuda yerelde bir şeyler yapanları ya da yapacak olanları tercih etmek doğru bir yaklaşım olmaz mı?
O yüzden adayların bu konuda bir şeyler söylemesi ve sözler vermesi önemlidir.
Unutmayalım ki; sanatçı yalan söylemeye kalkınca kurduğu her cümle yalan olduğunu haykırarak kendini açığa verir. Çünkü, sanatçının ruhu ile dili arasında koparılamayacak bir bağ vardır.
Ve unutmayalım ki; sanatçı, doğruya “doğru,” yanlışa “yanlış,” der.
İşte bu yüzden sanata ve sanatçıya önem verenleri seçmeli!
İşte o zaman çok iyi olur!
Bu köşede sık sık rastladığınız bir cümleyi yinelemekte fayda var.
“İnsan yaşadığı yere benzer!”
Ve yaşadığı yeri de insan güzelleştirir!
..
İYİ Parti Erzurum Milletvekili Sayın Cinisli’nin, Sayın Sekmen için söylediği “haddini bil,” sözünü neden kullandığını da bilmeyenlere anlatacağız.
Cumhur İttifakı’nı unutmadan, İYİ Parti’ye tekrar döneceğiz. Hele bir yarış kızışsın bakalım. Her iki cenahtan da gördüklerimizi, duyduklarımızı ve seçmenin bakışını buradan yansıtmaya çalışacağız.
Üreten ve mutlu ve de huzurlu bir kentte yaşamayı kim istemez ki!