Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı, Süheyl Batum, ilk çıkarmayı Erzurum’a yaptı.
Atatürkçü DD Erzurum Şubesinin ev sahipliğini yaptığı, Baro da düzenlenen paneli Genel Yönetim Kurulu üyesi Dr. Zuhal Manoğlu ile birlikte çok sayıda vatandaş ilgi ile izledi.
Anayasa profesörü, eski parlamenter Süheyl Batum, iyi bir hatip. Türkiye’nin dününü, bugününü kendi penceresinden değerlendirdi. ADD’de geleceğe yönelik yapacakları çalışmaları anlattı. “Farklı mücadele alanı yaratacağız” diyen ve tam 152 dakika konuşan Batum, denetim, eğitim, hukuk alanlarında etkin olacaklarının altını çizdi. “Bizim kendimize biçtiğimiz bir misyon var. Ondan başlayayım” dedi ve Süheyl Batum şunları söyledi:
“Madem biz Mustafa Kemal Atatürk’ün ismini taşıyoruz ve Atatürkçü düşünce diyoruz. Demek ki, bizim iki şeye hakkımız yok. Bir şeyler yapıyormuş gibi görünmeye, yani ‘mış’ gibi yapmaya hakkımız yok. Demek ki bir şeyler yapmamız lazım. İkincisi Atatürkçü Düşünce Derneğinin Atatürk gibi bu coğrafyada, bu bölgede, hatta dünyanın birçok yerinde bu kadar parıltılı bir cumhuriyeti yaratabilmiş bir kişinin düşüncesini benimseyen insanların topluma uzak olması, toplumun sorunlarının içinde olmaması, topluma nüfuz etmemesi kabul edilebilir bir şey değil. O yüzden ADD’de ki arkadaşlarımızla dedik ki, her tür toplumsal olayın ve sorunların içinde olmalıyız.”
YAZ OKULLARI VE KURSLAR AÇILACAK
Türkiye’de 1980’lerden başlayarak sivil toplum kuruluşları, sendikalar, demokratik kitle örgütlerinin siyasal hayattaki rolünün azaltıldığına işaret eden Süheyl Batum, gücün sadece siyasal partilere bırakıldığını hatırlattı. Batum, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artık yaz okullarımız var. Üniversite öğrencilerine yönelik eğitim alanında yurtlar açmak için çalışmaya başladık. Atatürkçü çocuklara burs veriyoruz. ADD kaynaklarıyla kreş ve öğrenci yurtları açacağız. Gençlerin aklı hür, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür gençler olarak yetişmeleri için kurslar yapacağız.”
“Panellerin örgütü olmayacağız” diyen Batum,sadece 10 Kasım, 29 Ekim gibi belirli günlerde görünen bir dernek olmaktan çıkacaklarını ifade etti. Hukuk, sağlık, diş, hayvan sağlığı ve çocuğunun okul sorunu olanlara ilgili meslek odalarıyla birlikte ekipler oluşturarak kahve toplantıları yapacaklarını anlatan Süheyl Batum, Türkiye’yi dolaşacaklarını, sadece sorunları değil çözüm yollarını da anlatacaklarını ve bulacaklarına dikkat çekti.
“PADİŞAHIN BİLE BÖYLE BİR YETKİSİ YOKTU”
Süheyl Batum, konuşmasının ardından izleyicilere söz verdi. Günlük siyasete yönelik soruları yanıtlayan Batum’a bir hukuk fakültesi öğrencisi, günümüzde yargı bağımsızlığı ve yargı teminatı konusunda avukat, savcı, hakimlerle birlikte geleceğin hukukçuları olarak endişe duyduklarını ifade etti ve görüş sordu.
Bu dönemde avukatlarla hukukçuların çok ciddi biçimde cumhuriyet hukukunu savunduklarını vurgulayan Süheyl Batum, bir Atatürkçü olarak onlara müteşekkir olduğunu belirtti. Türkiye Cumhuriyetinde Yargıtay’dan, Danıştay’a, küçük bir ilçenin yeni atanan yargıcı ile savcısına kadar özlük haklarının Hakimler ve Savcılar Kurulunun (HSYK) elinde olduğunu anlatan Batum, sözlerini şöyle tamamladı:
“Peki HSYK’yı kim atıyor? Bir tek iktidar. Vallahi böyle. Biz söyledik. Bize dediler ki ‘Yalan söylüyorsunuz, olur mu böyle şey?’ Şimdi yeni atanmış 24 yaşındaki bir hakimin önünde 40 küsur sene var. Hep iktidarın iki dudağına bağlısın. Ha hep mi aynı iktidar olacak? Öbür iktidarda da durum aynı. Şimdi senin bağımsız olabilmen mümkün değil. Eskiden anlatırdık. İnsanlarını kahraman yapmak zorunda bırakmayan tek rejim demokrasidir. Kahraman olmak zorunda değilsin, özelliği budur demokrasinin. Osmanlı’da Padişahın bile böyle bir yetkisi yoktu.”